Biliyorsunuz ben İzmir'e gittim. Bu resim bunun kanıtıdır. Annem bu resmi başarı olarak nitelendiriyor: NEden mi?
bir buçuk yaşında bir atom karınca ile yola çıkmak ve İzmir'e varmak zaten başlı başına bir başarıymış ama resim ile ilgili esas başarı evin içi ile dışını görünebildiği bir foto olmasıymış. Fotoğraf ile uğraşanlar bilirlermiş, ya iç gözükürmüş ya da dış.
Ayrıca yanaklarımı oyun olsun diye şişirdiğimden dolayı gerekn kiloda bir bebek görüntüsü veriyormuşum ki bu da başlı başına kutlanması gereken bir olguymuş (annemin başaramadığı şey)
Bu arada anneminm çocukluğunda tamamen ayaklar altında olan körfezden elimize kalan ancak bu kadar bir boşlukmuş ama annem onu da seviyormuş.
30 Nisan 2006
Bu Halama....
Dedelerim...
Özden Dedem...
Özden dedemin tepesinden hiç inmedim desem yalan olmaz. Her gün onun eve gelişini dört gözle bekledim. Zaten o da bunu bildiğinden sadece akşamları değil gün ortasında bile eve geldi çoğu zaman. Sabah kalktığımda bir tek Özden dedeme tahammül edebiliyordum valla.
Yazık bir de biz İzmir'e gelelim diye atladı arabaya bizi almaya geldi. Çok yoruldu biliyorum. Ama yine de benim nev-i şahsına munhasır (bu kelime annemden bile eski ama neyse) annem hem dedemle hem de anneannemle uğraşıp durdu. Binnur işte!
Yazık bir de biz İzmir'e gelelim diye atladı arabaya bizi almaya geldi. Çok yoruldu biliyorum. Ama yine de benim nev-i şahsına munhasır (bu kelime annemden bile eski ama neyse) annem hem dedemle hem de anneannemle uğraşıp durdu. Binnur işte!
Babaannemlerde şımarmamın ve zavallı Bıcırık'ın öyküsü...
Babaannemlere gittiğimde orada bir sürpriz ile karşılaştım. Aman Allahım Mırnık küçülmüş ve boz bulanık bir renk almış.
Meğer bu Bıcırıkmış. Kedi kedidir dedim, Bıcırık da Mırnık gibi üzerine yatmama izin veriri sandım. Oysaki Bıcırık'ın ruhsal problemleri varmış. Buna sebebp de babammış. Bıcırığın gençliğinde babam ona oyun oynasın diye bir kasedin şeritlerini atmış. Üzerine başına bir yılan gibi dolanan ve o kaçtıkça haşır huşur sesler çıkaran bu şeritler Bıcırığın aklını başından almış. O gün bugündür iflah olmayan Bıcırık gölgesinden bile korkarmış. Ben ona arkadan dolanıp 2 puan alayım da ona bir şok olsun belki bu şokla normale döner dedim ama nafile....
Meğer bu Bıcırıkmış. Kedi kedidir dedim, Bıcırık da Mırnık gibi üzerine yatmama izin veriri sandım. Oysaki Bıcırık'ın ruhsal problemleri varmış. Buna sebebp de babammış. Bıcırığın gençliğinde babam ona oyun oynasın diye bir kasedin şeritlerini atmış. Üzerine başına bir yılan gibi dolanan ve o kaçtıkça haşır huşur sesler çıkaran bu şeritler Bıcırığın aklını başından almış. O gün bugündür iflah olmayan Bıcırık gölgesinden bile korkarmış. Ben ona arkadan dolanıp 2 puan alayım da ona bir şok olsun belki bu şokla normale döner dedim ama nafile....
Reyhan'da Rokoko beklerken.
İzmir' giderken planladığı bir çok şey vardı annemin. Bir çoğunu yapamadı ama planlmadıkların birinin gerçekleşmesi ikimizin de hoşuna gitti: Reyhan pastanesinde Rokoko yemek. Bu resimler rokokodan önce çekildi. Ağzım burnum o yüzden temiz. Rokoko yerken korkunç enerji doldum ve annem bu maceranın adını dondurmalı pastanın tüm güzelliğine rağmen Mokoko olarak değiştirdi. BU bir fıkraymış ama anlatmak olmazmış.
2 ayrı Nehir
Sevgili dayım ve kuzenim.
Aklım erdikçe akrabalarımı daha iyi tanıma ve sevme fırsatım oluyor. Bu benim Alpay Dayım. Beni omuzlarına aldı, bana kitap okudu, bol bol resmimi çekmeye çalıştı, annem daha iyi resimlerimizi çeksin diye anneme tripod hediye etti ve daha bir sürü şey.
Ve tabiki yanındaki de onun oğlu benim kuzenim Alphan ağabey. Onunla çok çılgın oyunlar oynadık biz.
Ve tabiki yanındaki de onun oğlu benim kuzenim Alphan ağabey. Onunla çok çılgın oyunlar oynadık biz.
Nikol ve Ben
Nikol teyzem de İzmir'deydi. Yine beni hediyelere boğdu. Ayrıca da her zamanki gibi sık sık üzerimi değiştirip saçlarımı bir o şekilde bir bu şekilde topladı. Bir ara elimde olmadan onu her gördüğümde çığlık atar oldum. Bıraaaak dağınık kalsın yahu....
Not: Bizi birbirimize benzetirler. Ben henüz bebek olduğum için yaynaklarım şiş belki ama benziyoruz galiba yine de değil mi?
Not: Bizi birbirimize benzetirler. Ben henüz bebek olduğum için yaynaklarım şiş belki ama benziyoruz galiba yine de değil mi?
Yemek-içmek ve aile toplantıları üzerine.
Söğüşçü önü kedisi
Ders çalışmaya devam...
09 Nisan 2006
Evcilik Oyunlarının gerçek bebeği...
07 Nisan 2006
Dişlerimle derdim var....
03 Nisan 2006
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)