19 Mayıs 2009

Uçurtma zamanı







Dikkatli bakın, gökyüzünde iki nokta var. İşte o noktalar babamın bana ve Kaan'a özene bezene hazırladığı uçurtmalar.


Uçurtmalar bizde heyecan yarattılar ama bu heyecan uzun sürmedi tabi.. Az ötedeki oyun parkı daha cazip geldi ve biz ipleri annem ile babamın eline tutuşturarak parka koştuk. Herkes mutlu oldu :)

16 Mayıs 2009

Bir kedi kardeş yerine nasıl geçer?




Kardeşiniz yoksa kediniz de mi yok. Şİmdi size bir kedinin kardeş yerine nasıl geçeceğini öğreteceğim.

Birinci adım

kedinin üzerine battaniye atılır ve kedi ister istemez battaniyeye tırnağının ucunu takar.

İkinci adım : Siz de battaniyenin diğer ucundan tutarsınız.

Üçüncü adım: Battaniyeye bebeklerinizi atar ninni söyleye söyleye sallamaya başlarsınız...

İşte artık evde yalnız değilsiniiiiiiiiz.

çiçek bahçesinde çiçek seçerken, çocuklar gibi şen :)




Kapı önün gringolarını severken yüzümdeki ifade suratımdaki puding pisliğini gizleyecek kadar güzel (miş) annem öyle dedi...







Üç Silahşörler... Neydi? Atos, Portos, Aramis... :) Hayır hayır bunların başka isimleri var...


14 Mayıs 2009

kapı önü gringolarından yeni bir görüntü....


Evi kelebekler basacak







Babacıgım anneme anneler günü hediyesi olarak bir adet dikiş makinesi aldı. BUraya kadar tuhaf bir durum yok, ancak annem dikiş dikmeyi bilmiyor ve tuhaflık burada başlıyor....


Gerçic bu dikiş makinesini isteyen de annem..


Bir kaç günlerini harcayarak ilk diktikleri çanta ise görünüşte muhteşem. Ancak kola asıldığında yaradana yandan bakıyor. Bu durumda ona düşen görev mutfakta poşet çantası olmak oldu.


Öte yandan gelecek projeler umut vaad etmiyor mu? Ediyor elbette, çünkü annem öyle hevesli öyle hevesli ki aklınız şaşar....


BU arada yukarıdaki kelebek dikiş makinesi işi değil, el işi. YApımı çooook basit. Merak eden yorum atsın. Hehe he...

09 Mayıs 2009

Yoğun ve "yorgun" bir günün sonu....


Dumuş'un minik versiyonu, annem ona da göz koydu ama babam anneme artık deli muamelesi yapıyor. Cevap : Hayır :)




Bu Miço'nun 3 yavrusundan annemin en çok sevdiği.




Çeşitli adları var: Gringo, Gümüş veya Bulut...



Artık onu kim alırsa o ne derse odur diyelim.....



BU resimleri büyük görmek için üzerlerine tıklayın....



Annem, fotolardan birinde ölçüt olsun diye elini uzatmış. İşte bu kadar minik bu gringo...






Fotolarda Dumuş'un Gringo'yu keşfetme anlarına tanık oluyorsunuz. Sonuç pek de dostane olmadı tabi....

Mısır Keyfi




01 Mayıs 2009


Annemin yeni gözdesi (MIrnık'tan sonra)

Elbette Mırnık hala evin kralı, ama Dumuş da çok tatlı beeeee. Sabahları ayaklarımızı yorgan altına saklamak zorunda kalsak da (oynuyor elbette), annecigim artık bir değil iki kedi kumu kabı temizlemekle uğraşsa da, mama masrafımız ikiye katlansa da, kapıları açarken "Aman Dumuş kaçacak, evin yolunu bulamıyor bu haspa!" nidalarıyla stres yapsak da, gece yarıları yere düşmüş tokalara vurulan pati darbeleri ile sık sık uyansak da biz Dumuşlu hayattan çok memnunuz. Kedi güzellik demektir, iki kedi güzellik kare demektir :)